Soğuk Savaş Sonrası Dönemin Uluslararası Sisteminin Yapısına İlişkin Görüşler Üzerine Bir Eleştiri

Soğuk Savaş Sonrası Dönemin Uluslararası Sisteminin Yapısına İlişkin Görüşler Üzerine Bir Eleştiri

Ertan Efegil , Neziha Musaoğlu

Özet

Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla birlikte, iki kutuplu sistem geçerliliğini yitirirken, sistemin yapısına ilişkin tartışmalarda ortaya çıktı. Tartışmalarda akademisyenler, ABD’nin mutlak üstünlüğüne, diğer devletlerin bu üstünlüğe karşı koyamayacaklarına ve ABD’nin hegemonyasında tek kutuplu sistemin kurulacağına vurgu yapıyordu. Ancak zamanla sistemin yapısına ilişkin görüşler, tek kutupluluktan çok kutupluluğa doğru evrildi. Çünkü 2003 Irak operasyonu, ABD’nin askeri ve ekonomik gücünü zayıflattı. Ayrıca büyük devlet olarak adlandırılan Rusya, Çin ve Avrupa Birliği de, yapısal gerçekçilik yaklaşımının benimsediği büyük devlet olma vasıflarının tamamını – ki bunlar, askeri, ekonomik ve siyasi güce sahip olma, müttefiklerine sözünü geçirebilme ve küresel temelde politikalar gütme – taşımamaktadır. ABD, yine de tek kutuplu bir sistemi savunurken; Rusya, AB ve Çin, çok kutuplu bir yapının kurulmasını arzulamaktadır. Sonuçta çok bölgesel merkezli, çok kutuplu bir sistemin kurulması ve bu yapının da gevşek ilişkiler üzerine oturması yüksek ihtimaldir.

Anahtar Kelimeler: ABD; Uluslararası Sistem; Rusya; Çin; Çok Kutupluluk.

Bu makale 8499 kez okundu

Tam Metin:

LİSANS

Gazi Akademik Bakış Dergisi’nin içeriği Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

ISSN: 1307-9778 E-ISSN: 1309-5137

 

Powered By SOL INVICTUS