Özet
Bu makale, Soğuk Savaş sırasında ve sonrasında Rusya ile Batı arasındaki ilişkileri ele almaktadır. Soğuk Savaş sırasında her iki taraf da birbirini güvenlik tehdidi olarak görmüştür. 1990’lardan sonra ise, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla, bu karşıt ilişki kısa bir süreliğine de olsa sona ermiştir. Fakat, Vladimir Putin’in iktidara gelmesiyle birlikte Rusya bir kez daha Sovyet sonrası topraklarda güvenlik endişelerini ortaya koymuştur. Bu endişelerin ikonik simgesi ise Gürcistan ve Ukrayna’daki Renkli Devrimler’dir. Kremlin, devrimleri Rusya’nın bölgedeki kimlik oluşumuna yönelik Batı tehdidi olarak görmüştür. Öte yandan Batı, devrimleri bölge halkları için bir demokratik kurtuluş çağrısı olarak tanımlamıştır. Bu nedenle, bu çalışma kimlik siyaseti ve güvenlik kaygısı kavramları aracılığıyla devrimler hakkındaki endişelerin her iki tarafını da derinlemesine ele almaktadır.
Anahtar Kelimeler:
Bu makale 1041 kez okundu